Bir köylünün evine bir şıh misafir geldi,
Buyur ettiler, köylülerle birlikte odaya
aldılar, köylüler ne keramet edecek
diye ağzının içine bakarken, şıh arada bir irkilir gibi yapıp “Hoşt” diyordu…
Köylüler bunun bir keramet olduğunu
anladılar ama ne kerameti olduğunu
anlayamadılar, merakla sordular:
“Ya şıh hazretleri nedir o arada hoşt
dediğin?..” Şıh:
“Bir köpek Kabe’nin duvarına
işeyecek gibi niyetleniyor, onu
görüyorum tabii ki, hoşt diye
kovalıyorum…”
Köylülerin itikadı bir iken bin oldu… Olanları kapının eşiğinden dinleyen
evin hanım ağası sofrayı hazırladı,
herkesin önüne üzerinde et olan pilav
geldi…
Şıhın tabağında sadece pilav vardı…
Şıh bir süre etsiz tabağa baktıktan sonra, kapıda beliren hanım ağaya
“Benim tabağımda et niye yok, bunun
bir sebebi var mıdır ey hatun?” diye
sordu…
Hanım ağa yaklaştı, tabağı ters çevirdi,
onun etlerini pilavın altına koymuştu… pilavın altında etlerin gözükmesiyle
elindeki kepçeyi şıhın kafasına indirdi:
“Ulan tabağındaki eti görmedin de,
Kabe’deki iti mi gördün?…